Dünyada ilk kez 1978 yılında uygulandı
Dünyada ilk kez İngiltere'de 1978 yılında, Türkiye'de ise 1989 yılında uygulanmıştır. Doğal yollardan bebek sahibi olamayan çiftlerin sıklıkla başvurduğu yöntem olan tüp bebeğe her geçen yıl rağbet artıyor. Yüzde 75 oranında başarının yakalandığı yöntemde yasal sınır da bulunmuyor.
35 yaş üstü kadınlarda oran düşüyor
İlk denemede tüp bebek ihtimalinin düşük olduğu yanılgısının yaygın olduğu yöntemde, anneler çoğunlukla bebek sahibi olabiliyor. Ancak 35 yaş üstü kadınlarda tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olma oranı ciddi oranda düşüyor. Tüp bebek tedavisinde doğru bilinen yanlışlardan bir tanesi de, annenin 9 ay boyunca yatmak zorunda olduğu. Doğrusu ise hamilelik sürecinin normal süreçten bir farklı olmaması şeklinde özetlenebilir.
Dinen sakıncası var mı ?
İster kadın, ister erkekteki bir kusur sebebiyle, tabii ilişkiyle gebeliğin gerçekleşmesi mümkün olmadığı takdirde, Din İşleri Yüksek Kurulu’nun 20.05.1992 tarihli kararına göre; a) Döllendirilecek yumurta ve spermin her ikisinin de nikâhlı eşlere ait olması, yani bunlardan herhangi birisinin yabancıya ait olmaması; b) Döllenmiş olan yumurta, başka bir kadının rahminde değil de yumurtanın sahibi olan eşin rahminde gelişmesi; c) Bu işlemin, gerek anne-babanın gerek doğacak çocuğun maddi, ruhi ve akli sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisinin olmayacağı tıbben sabit olmak şartıyla, tüp bebek yöntemine başvurmakta bir sakınca yoktur. Başka bir kadının yumurtasının alınması veya kocası dışında yabancı bir erkeğin sperminin kullanılması ile bir kadının gebeliğinin sağlanması ise caiz değildir.