Müzeler günü kutlandı!..

18 Mayıs Müzeler günü, Niğde Müzesi’nde düzenlenen programla kutlandı.

Haber Giriş Tarihi: 18.05.2023 15:15
Haber Güncellenme Tarihi: 18.05.2023 15:15
https://www.medyahabersitesi.com

Niğde Müzesi Konferans ve Sergi Salonunda gerçekleştirilen programda 18 Mayıs Müzeler Günü’nü renklendirmek amacıyla Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim elemanları tarafından hazırlanan ‘ Saygı, Gençlik, Sanat ve Tasarım Sergisi’ ile beraber  Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Öğretim Elemanları ve öğrencileri tarafından hazırlanan müzik dinletisi konukların beğenisine sunuldu.

18 Mayıs Uluslararası Müzeler Günü kapsamında, Niğde Müzesi Konferans ve Sergi Salonunda Müzeler Günü’nü kutlamak amacıyla program düzenlendi. Düzenlenen program kapsamında konuşan Niğde İl Kültür ve Turizm Müdürü İsmail Tecimer müzelerin önemine vurgu yaparak şunları söyledi;” Müzecilik ilk baktığımızda tarihi M.Ö 300 yıllarına kadar gidiyor. 1846’lı yıllarda Osmanlılarda başlıyor. 1881’de ilk Türk Müze müdürü, Osman Hamdi Bey oluyor. Aynı zamanda ilk arkeolojik kazıyı yapan kişidir. Devletten tahsisat bulamadığı zaman kendi maaşından harcamalar yapmış. 1884 yılına gelince Asab-i Atıka Nizamesini yayımlıyor. Günümüze çevirirsek eski eserler yönetmeliği yayımlıyor. Ve o günden bugüne, her sektörde olduğu gibi müzecilik gelişerek ilerliyor. İlimizde de gelişmeler aynı şekilde devam ediyor. İlk müzecilik faliyetleri Ak Medrese’de başlıyor. 1976 yılında bu binanın yapılmasıyla birlikte müzemiz buraya taşınıyor. Ben zaman zaman kazı çalışmalarının olduğu yerleri ziyarette bulunuyorum. Çok basit gibi görünse de bir eserin toprağın altından çıkartılarak teşhir edilmesi çok meşeakatli bir süreç. O yüzden bu işi yapanlar özveri ve sabır ile bu işi yapıyorlar.

İlimizde 7 tane kazı çalışması yürütülüyor. Bu kazılarda görev alan tüm uzman arkadaşlarımıza, tüm hocalarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Çünkü Niğde’miz hep diyoruz, medeniyetlerin yaşatıldığı yer, tarihi geçmişi çok eskiye dayanıyor, 10 bin yıllık kesintisiz bir yaşamın sürdürüldüğü bir kent diyoruz, doğrudur! Bunun en güzel kanıtı ise şehrimizde 7 tane kazı çalışması bulunmasıdır.”

Niğde Müzesi ile ilgili istatiksel veriler paylaşan ve Niğde’nin tarihi anlamdaki önemine değinen Niğde Müze Müdürü Yakup Ünlüer konuşmasında şunları söyledi; “Uluslararası Müzeler Konseyi (İCOM) üyesi olan 138 ülkede Müzeler Günü 1977 yılından itibaren her yıl 18 Mayıs’ta kutlanmaktadır. Müzeler günün amacı milli değerlerimiz olan kültür varlıklarımızın korunması, onarılması, tanıtılması, saklanması ve gelecek kuşaklara aktarılması için yapılması gereken çalışmaları anlatmak, müzelerimizi tanıtarak halkımızın milli kültür ve tarih bilgisini zenginleştirmek, kültür varlıklarına sahip çıkarak yurt dışına kaçırılmalarını önlemektir. Müzelerimizin aynı zamanda bir eğitim kuruluşu olduğu göz önüne alınarak, özellikle okul çağındaki çocuklarımızın ve halkımızın bu konularda aydınlatmaktır. Geçmiş ve gelecek arasında bir bağ kuran müzeler bir bölgenin genel anlamda kültürel kimliğini ve kültürel mirasını yansıtan ve aynı zamanda bölgeye turizm hareketliliği bakımından katkısı bulunan kurumlar olarak kabul edilmektedir. Sizlere 2022 yılı müze çalışmalarımız hakkında kısa bir bilgi aktarmak istiyorum. 2022 yılı içerisinde 36 adet Arkeolojik eser 37 adet sikke 51 adet etnografik eser olmak üzere toplamda 124 adet eser bulunmuştur. 2022 yılı sonu itibariyle müzemizde 7 bin 616 arkeolojik eser, bin 804 sikke, bin 711 etnografik eser olmak üzere toplamda 21 bin 131 eserimiz bulunmaktadır. Taşınmaz kültür varlıkları tespit tescil faliyetleri ilimizde 2022 yılı içerisinde 45 adet arkeolojik eser, arkeolojik site alanı, 14 adet dini kültürel yapı olmak üzere 59 adet taşımaz kültür varlıklarının tespitleri yapılmış ve koruma kurumunca da tescilleri yapılmıştır. Merkez ilçemizde 465 adet, Altunhisar’da 46, Bor ilçemizde 199, Çamardı ilçemizde 23, Çiflik ilçemizde 34, Ulukışla ilçemizde 42 olmak üzere ilimizde 809 adet arkeolojik sit alanı ve taşınmaz kültür varlıkları bulunmaktadır. İlimizde yürütülen kazı çalışmaları Cumhurbaşkanı kararıyla Bakanlarımız ve ilgili Üniversitelerin adına ilimizde 7 adet kazı çalışması sürdürülmektedir. Bunlardan birincisi ilimiz Çiflik İlçesinin Tepecik Köyünde, İstanbul Üniversitesi Öğrt. Üyesi Doç. Dr. Elhan Bıçakçı’nın başkanlığında 2000 yılından itibaren sürdürülmektedir. Diğer ikinci kazımız Bor ilçemizde Kemerhisar Tiyantik Kenti’nde 2001 yılında kazı çalışmaları başlamıştır. 2016 yılından beri Prof. Dr. Osman Doğanay’ın başkanlığında yürütülmektedir. Üçüncü kazımız Ulukışla ilçemizde Porsuk köyünde 1969 yılında başlamış kazı çalışmaları. 2018’de Doç. Dr. Clear Barat tarafından yürütülmektedir. Dördüncü kazımız Altunhisar ilçemizde Kınık köyünde 2010 yılından beri Prof. Dr. Lorenzo Alfendo başkanlığında yürütülen kazı çalışmaları 2022 yılında Doç. Dr. Marina Pucci başkanlığına verilmiştir. Beşinci kazımız Merkez ilçemizin Kayı Köyü Sığ Çağ Tepe kazısıdır. İstanbul Üniversite’sinden Doç. Dr. Semra Bağcı’nın başkanlığında yürütülmektedir. 2022 yılında iki tane yeni kazı çalışmasına başlanmıştır. Birincisi Bor ilçesi Havuzlu Köyünde müze müdürümüz başkanlığında Hitit Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden Doç. Dr. Abdullah Acarın sorumluluğunda yürütülmektedir. Diğer bir kazımız iste müze müdürlüğümüz tarafından yürütülen ve İstanbul Üniversitesi Doç. Dr. Gülcan Kayaca tarafından yürütülen bir kazı çalışmasıdır. Bu yapılan çalışmalar yurt içi ve yurt dışında gerçekleştirilen toplantı ve sempozyumlarda bildiriler şeklinde sunulmaktadır.”

18 Mayıs Müzeler gününde Arkeolog Murat Tektaş’ta konuşma gerçekleştirerek, Opsidyen ve bölgede yapılan opsidyen araştırmalarına kısaca değinerek bilgi vererek şunları söyledi; “Opsidyen ve bölgede yapılan opsidyen araştırmalarına kısaca değinmek istiyorum. Opsidyen volkanik aktiveler sonucu asidik yapıya sahip lavların dışarı akması ve ani soğuması sonucunda meydana gelir. Genellikle camsı yapısı ve parlak görünümü nedeniyle doğal cam olarak da isimlendirilmektedir.  Sertlik ölçeği 5-6 olan opsidyen  Yongalamaya uygun homojen yapısı nedeniyle ham madde olarak farklı biçimlendirme olarak kullanılmıştır. Reis torik dönemlerde el baltası, kazıyıcı, ayna, bıçak, olarak kullanılırken, ilerleyen dönemlerde ise vazo bilezik gibi prestij ürünlerin yapımında kullanılmıştır. Günümüzde ise süs eşyası olarak kullanılmaya devam edilmektedir. Batı Kapadokya bölgesi opsidyen açısından çok zengindir. İlimiz sınırları içerisinde Göllü Dağı yaklaşık 1 milyon 3 yıl önce yoğun volkanik faliyetler sonucu oluşmuştur. Her dönem farklı biçimleri ile karşımıza çıkan opsidyen ham maddesi Göllü Dağı opsidyeninin bölge dışına transferi bugün ki bilgilerimizle en erken Üst Peolatik dönemde olmuştur. Söz konusu kaynakların en yoğun kullanıldığı alan ise, günümüzden önce 14 ile 9 bin yıl öncesidir.” dedi.

Programda davetlilerin beğenisine sunulan, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim elemanları tarafından oluşturulan Saygı, gençlik, sanat ve tasarım sergisi ile Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Türk Musikisi ve Devlet Konservatuvarı Öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından düzenlenen müzik dinletisi yoğun ilgi gördü.

Niğde Müzesi Konferans ve Sergi salonunda gerçekleşen programa, Niğde Vali Yardımcısı Resul Özdemir, Niğde Belediye Başkan Yardımcısı Melih Ayhan, Niğde İl Kültür ve Turizm Müdürü İsmail Tecimer, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu, Niğde Müze Müdürü Yakup Ünlüer, Arkeolog Murat Tektaş ve çok sayıda davetli katıldı.